Bekaret el değmemiş, saflık ve temizlik anlamı taşır. Cinsellikte ise kızlık zarının sağlam olduğunu anlatan bir ifadedir. Yüzyıllardır bakirelik kavramı toplumları meşgul etmiştir. Mitolojik yönü bile bulunan bu kavramın bazı toplumlarda önemli bir yeri vardır. Bekaret neredeyse kızlık zarı ile özdeşleşmiştir.
Bekaret testi aslında kişinin bekaretinin korunup korunmadığı için istenen kızlık zarı kontrolüdür. Bekaret kan örneği, idrar, röntgen, ultrason, bilgisayarlı tomografi ya da manyetik rezonans görüntüleme gibi tetkik ve testlerle belli olmaz. Kızlık zarı zaten muayene sırasında dışarıdan görülebilen bir yerde olduğu için doğrudan gözle değerlendirilebilir.
Bekaret kontrolü jinekolojik masada, litotomi denen bir pozisyonda, bacaklar yanlara açık olarak yapılır. Jinekolog hekim iç dudakları yanlara elle çekerek vajinal girişte kızlık zarını görür. Kadın genital bölgesinde iç ve dış dudaklar vardır. İç dudaklar genellikle vajina girişini kapatır. Bazı bayanlarda ise daha küçüktür.
Kızlık zarı şekil, doğal çentik, kenar düzensizliği, zedelenme, yırtık, kalınlık ve renk olarak değerlendirilir. Kızlık zarı tek düze bir yapı değildir. Farklı birçok görünümde karşımıza çıkabilir. Bu yüzden kızlık zarı muayenesi yapacak hekimin konu hakkında deneyimli olması gerekir.
Bekaret kısaca vajinaya giriş olan her durumda bozulabilir. Mastürbasyon, sürtünme ile olan ilişkiler, tampon kullanmak, vajinaya yabancı cisim sokulması, çarpma, düşme sonucu ya da bacak sporları sırasında kaza sonucu bozulabilir. Bekaretin bozulduğu en sağlıklı olarak kızlık zarı muayenesi ile belli olur.
Bekaret testi 2-3 dakika süren görsel bir kızlık zarı kontrolüdür. İşlem sırasında anestezi kullanılmaz. Ağrılı bir prosedür değildir. Jinekolog hekim tarafından kolayca yapılabilir. Eğer bekaret kaybı varsa talep doğrultusunda kızlık zarı diktirme ameliyatı planlanabilir.
Bekaret testi 18 yaş üzeri her kadına kendi isteği doğrultusunda yapılabilir. 15-18 yaş arasında ebeveyn izni ve yazılı onayı ile bekaret testi olunabilir. 15 yaş altında ise adli tabipler tarafından yapılır. Adli tabip jinekolog hekim konsültasyonu isterse bakılabilir.
Bekaret testini kişinin adet olmadığı bir dönemde yapmak daha uygun olacaktır. Üzerinde adet kanı, vajinal salgılar ve pıhtı olan bir kızlık zarını değerlendirmek bazen kafa karışıklığına ve yanlışlıklara yol açabilir.
Bakire bir kişiye transvajinal (alttan) ultrason tercih edilmez. Çünkü transvajinal ultrason yapılması için vajinaya prob denen bir alet ilerletilmesi gerekir. Bu da kızlık zarını bozabilir. Böyle bir durumda pelvik yani karından bakılan ultrason tercih edilir. Pelvik ultrasonda da transvajinal kadar olmasa da rahim ve yumurtalıklar değerlendirilebilir. Bekaret ultrasonda belli olmaz.
Kızlık zarını pelvik ultrason ile ayırt etmek mümkün değildir. Bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme gibi radyolojik tetkiklerde de görülmesi ve yorumda bulunulması zordur.
Bekaret kan ya da idrar testi ile doğrudan anlaşılamaz. Ancak kan veya idrar testi ile kişinin gebe olup olmadığı belli olur. Dolayısı ile hamile biri için bekaret kaybı ihtimali yüksektir. Fakat hamile dahi olsa kızlık zarı sağlam olabilir. Çünkü sürtünme ile olan ilişkilerde, esnek kızlık zarı durumunda ya da ilişki sırasında yeterli kayganlık ve gevşemenin sağlandığı hallerde kızlık zarı bozulmayabilir.
Eğer kadının yumurtlama günü de uygunsa tam olmayan ilişkilerde bile gebelik olasılığı vardır. Bu nedenle kanda B-hCG bakılmasının kızlık zarı bütünlüğü açısından çokta bir anlamı bulunmaz.